İktidar dermansız, muhalefet çaresiz
TDH İl Başkanından Çarpıcı Açıklamalar
17 Aralık 2020 - 12:11 - Güncelleme: 17 Aralık 2020 - 12:20
Bugün (17 Aralık) partileşme dilekçesi verecek olan TDH’nin İzmir İl Başkanı Akif Akar, Türkiye’de siyasetin iktidar açısından olduğu kadar muhalefet açısından da tıkandığını savundu
Türkiye Değişim Hareketi İzmir İl Başkanı Akif Akar’ı partileşmeden bir gün önce Balkon Sohbetlerinde ağırladık. Akar, iktidar ve muhalefetin eş zamanlı oy kaybettiğini vurgulayarak, bütün siyasi partilerin tabanlarını ve toplumu memnun edemediklerini söyledi. Akar, “Ülkemizde her iki cenah da oy kaybediyor. Ülkemizde siyaset iflas etmiştir. Sistem de iflas etmiştir; iktidar da muhalefet de iflas etmiştir. Dolayısıyla daha özgürlükçü, insan haklarından yana bir siyasete ihtiyaç var. Bizim de iktidar olmak gibi bir iddiamız var. Bu iddiamızdan dolayı iktidar ya da muhalefet partileriyle dirsek temasına girmeyi düşünmüyoruz” dedi.
-18-30 yaş arası grubun hareketinde pek olmadığını söylediniz. Daha çok 30 yaş üzeri olduğunu ifade ettiniz. Gençlerle bağ kuramayışınızın nedeni nedir?
Nedeni Türkiye Değişim Hareketi’nin henüz parti kimliği almamış olmasıdır. Önümüzdeki süreçte partiye gençlerin ilgisinin hızlanacağını göreceksiniz. Bir de 12 Eylül’ün yarattığı ortamın getirdiği bir sonuç olarak, apolitik bir gencik var. Bunları siyasete yeniden kazandıracağız.
-TDH lideri Sayın Mustafa Sarıgül’le iletişiminiz ne durumda? Son dönemde sizin dikkatinizi çeken mesajları neler?
Ülkemiz için çok kıymetli bir söylemi var. Soğuk savaş yıllarında solculuk ve sağcılık kavramlarının hakim olduğu, ülkemizin bloklaştırıldığı, bir dönem yaşadık. O soğuk savaş yıllarının bitirilmesiyle, sağcı-solcu kavramlarının ortadan kalktığını ve Türkiye’deki bütün yurttaşları eşit yurttaşlık kavramlarıyla bir araya getirmek gibi bir hedefin önemsiyor.
-Sağ ve sol kavramlarının ortadan kalktığını söylüyor; ama sonuç itibariyle bir partinin programı, özellikle ekonomik programı sol ya da sağ eksenlidir. Partinizin programı daha çok hangi çizgiye yakın olacak?
Merkeze yakın olacak. Türkiye’deki tüm etnik kesimleri ve dini inançları kapsayan bir çizgide olacağız.
-Ekonomik olarak hangi çizgiye yakın olacak?
Serbest piyasa ekonomisini savunuyoruz. Daha ziyade devlet denetiminde, kontrolünde girişimcileri teşvik edici bir serbest piyasa ekonomisini savunuyoruz.
-Röportaj öncesi yaptığımız görüşmede farklı siyasi eğilimlerden gelen, farklı siyasi partilerde yer almış insanların size ilgisi olduğunu söylediniz. Sayın Sarıgül’ün merkezi düzeyde ve sizin İzmir düzeyinde farklı siyasi partilerle iletişiminiz oldu mu? Sizi nasıl değerlendiriyorlar?
Biz siyasi partilerle değil de siyasi partilerde vaktiyle görev ve sorumluluk almış, bir nedenle oradan ayrılmış insanlarla görüştük. Daha çok onların başvurusu, girişimi sonucunda onlarla çalışmanın olanaklarını araştırıyoruz. Eğer bu imkan varsa davette bulunuyoruz.
-İlçe örgütlenmeleriniz ne durumda? İzmir’de kaç ilçede örgütlüsünüz?
Dokuz ilçede örgütlenmiş durumdayız. Fakat diğer ilçelerde de aday adayları alabildiğine var. Bunları değerlendiriyoruz. Yarın (17 Aralık) İçişleri Bakanlığı’na dilekçe verdikten sonra, daha farklı katılımlar da beklediğimiz için durduruyoruz.
-17 Aralık tarihini seçmenizde özel bir neden var mı? Yoksa 2020 yılı içinde olmasına mı özen gösterdiniz?
Daha önce Sayın Genel Başkan Mustafa Sarıgül 2021 yılının Ocak ayında parti dilekçesini verecekti. Deprem nedeniyle İzmir’e gelmişti. Orada kendi aramızda yapmış olduğumuz konuşma neticesinde Aralık ayında partinin kurulmasının doğru olabileceğini söylemişti.
Yıl kaybına da uğramamak için baskın seçime karşı da önlem olması açısından Aralık ayını uygun gördük.
-Bir baskın seçim olasılığına karşı il örgütlenmeleriniz ne durumda? Her an seçime hazır olabilecek örgütsel yeterliliğiniz var mı?
TDH, biliyorsunuz, 13 yıllık bir hareket. Daha önce 81 il 865 ilçede örgütlüydü. Dolayısıyla sağlıklı bir altyapımız var zaten. Ama, aramızda kırgınlarımız var. Parti süreci tamamlanmadığı için bu kırgınlıklar var, diye düşünüyoruz. Yol ayrımı, fikir ayrılığı yaşadıklarımız oldu. Bununla beraber örgütlenme konusunda herhangi bir baskın seçimde sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum.
-CHP var. Siz partileşiyorsunuz. Muharrem İnce’nin bir Anadolu gezisi söz konusu oldu. Bu durum Türkiye’de merkez solda parçalı bir görüntü vermiyor mu? Ayrıca, her ne kadar bunu Sarıgül’e sormamız gerekiyorsa, sorayım; CHP başta olmak üzere bu siyasi yapılarla ilişkiniz nasıl olacak?
Bunları ben de yanıtlayabilirim. Sayın Genel Başkan’la fikir ayrılığımız yok. İktidara aday bir siyasi parti olarak ortaya çıkıyoruz. Bizim yol haritamızın, felsefemizin, tüzüğümüzün CHP’nin programıyla uzaktan yakından alakası yok. Muharrem (İnce) Bey’in söylemleriyle de alakası yok. Bu bir bölünme değildir; tam tersine bütünleşmeyi sağlayan bir harekettir. CHP, 72 yıldır bu ülkede iktidar olamadı. Demek ki iktidar olma iddiaları yok. Bizim böyle bir iddiamız var. Bir de şunu gözden kaçırmamak lazım. Başkanlık sistemine geçildikten sonra artık “Tayip ve ötekileri” var. Dolayısıyla ötekileri mutlaka bir ana şemsiye altında toplamak lazım. Bunu da, kendi ittifakımızı kuracağımız yönünde bir hedefimiz var, bu ittifak başaracaktır.
-TDH, küskünlerin ve kızgınların buluşacağı bir merkez mi olacak?
Hayır. Bizim Türkiye’de iktidar olabilmemiz için, her kesime bir şey söylememiz gerek. Onları kucaklamamız gerekiyor. Onların isteklerini proje olarak önlerine koymamız gerekiyor. Ki biz Türkiye’de iktidar olabilelim ve iddialı olabilelim. Dolayısıyla biz Kürt yurttaşlarımıza çok iyi şeyler söyleyebilmeliyiz ki HDP tabanından oy alabilelim. İktidar olmamızın yollarından biri bu. Bu, muhafazakar kesimler için de geçerli. Diğer kesimler için de geçerli.
-Partinin manifestosu hazır mı?
Hazır. Yarın ya da 21 Aralık’ta onu açıklayacağız.
-Kürt yurttaşlardan söz açtınız, madem; bu konuda neler söyleyeceğinizi öğrenebilir miyiz?
Temel yurttaşlık temelinde yaklaşacağız. Bizim ötekimiz olmayacak. Yani anayasada öngörülen vatandaşlık kavramından yola çıkarak bütün Türkiye’de herkesin her şeyden eşit şekilde yararlanabilmesini söylüyoruz. Ekonomi, sağlık, eğitim dahil diğer tüm alanları dahil ediyoruz.
-İttifaklar konusunda herhangi bir dirsek temasınız oldu mu?
TDH olarak başından beri söylüyoruz. İktidar dermansız, muhalefet çaresiz. Siyasi literatürde iktidarın oy kaybettiği, puan kaybettiği yerde muhalefetin güçlenmesi gerekmiyor mu? Diyalektik bize bunu söylemiyor mu? Ülkemizde her iki cenah da oy kaybediyor. Ülkemizde siyaset iflas etmiştir. Sistem de iflas etmiştir; iktidar da muhalefet de iflas etmiştir. Dolayısıyla daha özgürlükçü, insan haklarından yana bir siyasete ihtiyaç var. Bizim de iktidar olmak gibi bir iddiamız var. Bu iddiamızdan dolayı iktidar ya da muhalefet partileriyle dirsek temasına girmeyi düşünmüyoruz. Çünkü mevcut partiler tabanlarının ve toplumun isteklerini karşılayacak durumda değiller. Biz bütün hepsini kucaklayacağız ve karşılayacağız.
Kaynak Gerçek Haberci
https://www.gercekhaberci.com/tdh-izmir-il-baskani-akif-akar-iktidar-dermansiz-muhalefet-caresiz/130288/
Türkiye Değişim Hareketi İzmir İl Başkanı Akif Akar’ı partileşmeden bir gün önce Balkon Sohbetlerinde ağırladık. Akar, iktidar ve muhalefetin eş zamanlı oy kaybettiğini vurgulayarak, bütün siyasi partilerin tabanlarını ve toplumu memnun edemediklerini söyledi. Akar, “Ülkemizde her iki cenah da oy kaybediyor. Ülkemizde siyaset iflas etmiştir. Sistem de iflas etmiştir; iktidar da muhalefet de iflas etmiştir. Dolayısıyla daha özgürlükçü, insan haklarından yana bir siyasete ihtiyaç var. Bizim de iktidar olmak gibi bir iddiamız var. Bu iddiamızdan dolayı iktidar ya da muhalefet partileriyle dirsek temasına girmeyi düşünmüyoruz” dedi.
-18-30 yaş arası grubun hareketinde pek olmadığını söylediniz. Daha çok 30 yaş üzeri olduğunu ifade ettiniz. Gençlerle bağ kuramayışınızın nedeni nedir?
Nedeni Türkiye Değişim Hareketi’nin henüz parti kimliği almamış olmasıdır. Önümüzdeki süreçte partiye gençlerin ilgisinin hızlanacağını göreceksiniz. Bir de 12 Eylül’ün yarattığı ortamın getirdiği bir sonuç olarak, apolitik bir gencik var. Bunları siyasete yeniden kazandıracağız.
-TDH lideri Sayın Mustafa Sarıgül’le iletişiminiz ne durumda? Son dönemde sizin dikkatinizi çeken mesajları neler?
Ülkemiz için çok kıymetli bir söylemi var. Soğuk savaş yıllarında solculuk ve sağcılık kavramlarının hakim olduğu, ülkemizin bloklaştırıldığı, bir dönem yaşadık. O soğuk savaş yıllarının bitirilmesiyle, sağcı-solcu kavramlarının ortadan kalktığını ve Türkiye’deki bütün yurttaşları eşit yurttaşlık kavramlarıyla bir araya getirmek gibi bir hedefin önemsiyor.
-Sağ ve sol kavramlarının ortadan kalktığını söylüyor; ama sonuç itibariyle bir partinin programı, özellikle ekonomik programı sol ya da sağ eksenlidir. Partinizin programı daha çok hangi çizgiye yakın olacak?
Merkeze yakın olacak. Türkiye’deki tüm etnik kesimleri ve dini inançları kapsayan bir çizgide olacağız.
-Ekonomik olarak hangi çizgiye yakın olacak?
Serbest piyasa ekonomisini savunuyoruz. Daha ziyade devlet denetiminde, kontrolünde girişimcileri teşvik edici bir serbest piyasa ekonomisini savunuyoruz.
-Röportaj öncesi yaptığımız görüşmede farklı siyasi eğilimlerden gelen, farklı siyasi partilerde yer almış insanların size ilgisi olduğunu söylediniz. Sayın Sarıgül’ün merkezi düzeyde ve sizin İzmir düzeyinde farklı siyasi partilerle iletişiminiz oldu mu? Sizi nasıl değerlendiriyorlar?
Biz siyasi partilerle değil de siyasi partilerde vaktiyle görev ve sorumluluk almış, bir nedenle oradan ayrılmış insanlarla görüştük. Daha çok onların başvurusu, girişimi sonucunda onlarla çalışmanın olanaklarını araştırıyoruz. Eğer bu imkan varsa davette bulunuyoruz.
-İlçe örgütlenmeleriniz ne durumda? İzmir’de kaç ilçede örgütlüsünüz?
Dokuz ilçede örgütlenmiş durumdayız. Fakat diğer ilçelerde de aday adayları alabildiğine var. Bunları değerlendiriyoruz. Yarın (17 Aralık) İçişleri Bakanlığı’na dilekçe verdikten sonra, daha farklı katılımlar da beklediğimiz için durduruyoruz.
-17 Aralık tarihini seçmenizde özel bir neden var mı? Yoksa 2020 yılı içinde olmasına mı özen gösterdiniz?
Daha önce Sayın Genel Başkan Mustafa Sarıgül 2021 yılının Ocak ayında parti dilekçesini verecekti. Deprem nedeniyle İzmir’e gelmişti. Orada kendi aramızda yapmış olduğumuz konuşma neticesinde Aralık ayında partinin kurulmasının doğru olabileceğini söylemişti.
Yıl kaybına da uğramamak için baskın seçime karşı da önlem olması açısından Aralık ayını uygun gördük.
-Bir baskın seçim olasılığına karşı il örgütlenmeleriniz ne durumda? Her an seçime hazır olabilecek örgütsel yeterliliğiniz var mı?
TDH, biliyorsunuz, 13 yıllık bir hareket. Daha önce 81 il 865 ilçede örgütlüydü. Dolayısıyla sağlıklı bir altyapımız var zaten. Ama, aramızda kırgınlarımız var. Parti süreci tamamlanmadığı için bu kırgınlıklar var, diye düşünüyoruz. Yol ayrımı, fikir ayrılığı yaşadıklarımız oldu. Bununla beraber örgütlenme konusunda herhangi bir baskın seçimde sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum.
-CHP var. Siz partileşiyorsunuz. Muharrem İnce’nin bir Anadolu gezisi söz konusu oldu. Bu durum Türkiye’de merkez solda parçalı bir görüntü vermiyor mu? Ayrıca, her ne kadar bunu Sarıgül’e sormamız gerekiyorsa, sorayım; CHP başta olmak üzere bu siyasi yapılarla ilişkiniz nasıl olacak?
Bunları ben de yanıtlayabilirim. Sayın Genel Başkan’la fikir ayrılığımız yok. İktidara aday bir siyasi parti olarak ortaya çıkıyoruz. Bizim yol haritamızın, felsefemizin, tüzüğümüzün CHP’nin programıyla uzaktan yakından alakası yok. Muharrem (İnce) Bey’in söylemleriyle de alakası yok. Bu bir bölünme değildir; tam tersine bütünleşmeyi sağlayan bir harekettir. CHP, 72 yıldır bu ülkede iktidar olamadı. Demek ki iktidar olma iddiaları yok. Bizim böyle bir iddiamız var. Bir de şunu gözden kaçırmamak lazım. Başkanlık sistemine geçildikten sonra artık “Tayip ve ötekileri” var. Dolayısıyla ötekileri mutlaka bir ana şemsiye altında toplamak lazım. Bunu da, kendi ittifakımızı kuracağımız yönünde bir hedefimiz var, bu ittifak başaracaktır.
-TDH, küskünlerin ve kızgınların buluşacağı bir merkez mi olacak?
Hayır. Bizim Türkiye’de iktidar olabilmemiz için, her kesime bir şey söylememiz gerek. Onları kucaklamamız gerekiyor. Onların isteklerini proje olarak önlerine koymamız gerekiyor. Ki biz Türkiye’de iktidar olabilelim ve iddialı olabilelim. Dolayısıyla biz Kürt yurttaşlarımıza çok iyi şeyler söyleyebilmeliyiz ki HDP tabanından oy alabilelim. İktidar olmamızın yollarından biri bu. Bu, muhafazakar kesimler için de geçerli. Diğer kesimler için de geçerli.
-Partinin manifestosu hazır mı?
Hazır. Yarın ya da 21 Aralık’ta onu açıklayacağız.
-Kürt yurttaşlardan söz açtınız, madem; bu konuda neler söyleyeceğinizi öğrenebilir miyiz?
Temel yurttaşlık temelinde yaklaşacağız. Bizim ötekimiz olmayacak. Yani anayasada öngörülen vatandaşlık kavramından yola çıkarak bütün Türkiye’de herkesin her şeyden eşit şekilde yararlanabilmesini söylüyoruz. Ekonomi, sağlık, eğitim dahil diğer tüm alanları dahil ediyoruz.
-İttifaklar konusunda herhangi bir dirsek temasınız oldu mu?
TDH olarak başından beri söylüyoruz. İktidar dermansız, muhalefet çaresiz. Siyasi literatürde iktidarın oy kaybettiği, puan kaybettiği yerde muhalefetin güçlenmesi gerekmiyor mu? Diyalektik bize bunu söylemiyor mu? Ülkemizde her iki cenah da oy kaybediyor. Ülkemizde siyaset iflas etmiştir. Sistem de iflas etmiştir; iktidar da muhalefet de iflas etmiştir. Dolayısıyla daha özgürlükçü, insan haklarından yana bir siyasete ihtiyaç var. Bizim de iktidar olmak gibi bir iddiamız var. Bu iddiamızdan dolayı iktidar ya da muhalefet partileriyle dirsek temasına girmeyi düşünmüyoruz. Çünkü mevcut partiler tabanlarının ve toplumun isteklerini karşılayacak durumda değiller. Biz bütün hepsini kucaklayacağız ve karşılayacağız.
Kaynak Gerçek Haberci
https://www.gercekhaberci.com/tdh-izmir-il-baskani-akif-akar-iktidar-dermansiz-muhalefet-caresiz/130288/
FACEBOOK YORUMLAR