Asırlık kahve şirketinden 'taklit ambalaj' davası
İstanbul'da 153 yıl önce kurulan Kurukahveci Mehmet Efendi, markasını taklit ederek piyasaya sahte kahve piyasaya sürdüğü iddiasıyla Birinci Kalite Plastik...
Taklit kahvelerin insan sağlığı yönünden büyük tehlike taşıdığını öne süren Kurukahveci Mehmet Efendi şirketinin avukatı, kalite standartlarına uymayan tüm sahte ürünlere ve ambalajlara el konulması, toplatılması için tedbir talebinde bulundu.
İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’ne açılan dava bilgilerine göre, Kurukahveci Mehmet Efendi Mahdumları Ahmet Rıza Kurukahveci ve Ortakları Adi Komandit Şirketi, 1871 yılından beri Türkiye’de kurukahve imalatı, satış ve pazarlaması yapıyor. İstanbul Ticaret Odası’nın ilk kurucu üyelerinden olan şirket, 1933 tarihli tasarım ile Türkiye ve dünyada tanınmış bir marka. Türk Patent ve Marka Kurumu’na (TPE) da tescilli olan, kurukahve imal eden, pazarlayan ve toptan perakende satışı yapan Kurukahveci Mehmet Efendi, kahve denildiğinde ilk akla gelen şirketlerden biri.
İddiaya göre gelen ihbar üzerine Birinci Kalite Plastik ve Ambalaj Şirketi’nin, Kurukahveci Mehmet Efendi’ye ait 100 gramlık kahveyi taklit ederek ambalaj ürettiği belirtildi. İhbar üzerine yapılan araştırmada, davalı firmanın Kurukahveci Mehmet Efendi’ye ambalajın bire bir aynısını ürettiği ve ambalajların dolum için hazırlandığı tespit edildi. Davalı şirket, sahte ürettiği ambalajlarda, kendi isim ve ticaret unvanı yerine yine Kurukahveci Mehmet Efendi’nin firmasının unvanını kullandı.
SAĞLIK RİSKİ VAR
Davalı firmanın çok ciddi bir hazırlık içerisinde olduğunu dava dilekçesinde belirten Kurukahveci Mehmet Efendi şirketinin avukatları, “Davalı şirketin sahte ambalajlarının üretildiği ortam dikkate alındığında bu ambalajların içerisindeki ürünün müvekkilin kalitesiyle uzak yakın ilgisi yoktur. Bu ambalajlara, insan sağlığı yönünden de tehlike arz edecek, hiçbir kalite ve standartlara uymayan kahve veya karışım maddelerinin konulacağı tartışmasızdır. Davalı şirket, müvekkile ait kahve ambalajı üreterek tanınmış, tescilli markasına tecavüz etmektedir. Taklit ürün piyasaya süren davalı şirket, müvekkilin itibar ve şöhretinden, uzun yıllar süren ürün ve kalite oluşturma gayretinden yararlanarak haksız kazanç elde etmektedir” dediler.